Baştan söyleyeyim; amacım CHP'yi ve ona oy verenleri suçlamak, tahkir ve tezyif etmek asla değildir. Aksine gayem, düşündüğümü açık ve net olarak ifade etmek, ilimi eleştirilerden faydalanmak, hakiki samimi CHP'lileri düşündürmektir. Kaleme aldığım yazım da, isabet oranı, eksikleri, elbette tartışma konusu olabilir. Faydalı olacağını umuyorum. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) çok uzun yıllardır iktidar olamıyor. Öyle görünüyor ki, çok uzun yıllar da olamayacak. Yüksek ihtimal biz CHP’yi iktidarda görmeyeceğiz. Çocuklarımız, torunlarımız görür mü? Pek sanmıyorum. CHP değişmedikçe, millete ‘göbeğini kaşıyan adam’ olarak baktığı müddetçe bir adım ileriye gidemez. Bırakın iktidar olmayı, baraj altına bile düşmesi mümkün. Hakikatten yazık. Atatürk’ün kurduğu partiyi ne hale getirdiler. Kimleri CHP’de üst düzey makamlara getirdiler. Çok yazık..! CHP’yi halktan koparan önemli başlıkları hep beraber hatırlayalım; Jakobendir her şey halka rağmen tepeden dayatılır, halkın fikri sorulmaz. Kültürel, eğitimsel, hukuksal çoğulculuğa izin vermez. Sovyetik tarzda bir laiklik anlayışına sahiptir dinin kamu alanında tezahür etmesine karşıdır. Ezan; başörtüsü, cami kuran kursu Cem evi vs. hoş görmez. Ümmet karşıtıdır İslam toplumlarından ve medeniyetinden kopuşu savunur. Mekke, Kabe, Medine, Kudüs vs. gibi yer ve mekanların hakikatte bir değeri yoktur, İslam Birliği vs. gerici bir ütopyadır.   Zannedildiği gibi CHP Marksist anlamda sol bir parti olmaktan çıkıp, ulusalcı bir partiye dönüşmüştür. Bundan dolayı ezilen emekçi toplum kesimlerinden oy pek almıyor. Elitist ve seçkincidir, halkın diline mesafelidir bundan dolayı halkla iletişimi zayıftır. Darbeler söz konusu olduğunda net tavır takınmaktan uzak kalmıştır. Aksine 1960 darbesini ve 28 Şubat sürecinin sert laikçi uygulamalarını desteklemiştir. Ve bu durum CHP'yi halkın çoğunluğu nezdinde güvensiz kılmıştır. İşte genel anlamda klasik CHP budur dersek abartmış olmayız. CHP iktidar olabilmenin yollarını yanlış yerlerde arıyor. İşte son seçimde gördük. Siyasi çöplüğe itilen, millet nezdinde hiçbir güven ve itibarı kalmamışlarla ittifak yaptılar. Yahu siyasetin ham maddesinin millet olduğu gerçeğini nasıl unutur, milletin sildiği isimlerle podyuma çıkarsınız. Millete rağmen siyaset mi olur? Hata üzerine hata yapmaya devam ediyorlar. ‘Değişim, değiştik’ vaatleriyle halkın karşısına çıkan CHP’nin, şu sözüm ona değişimcilerine bir bakar mısınız? Partiyi sosyal demokrat, demokratik liberal bir çizgiye çekmeye uğraşı hiç olmadığı gibi, milletle inatlaşmayı tercih ediyorlar. Millettin istemediği isimleri tek tek aday yaptılar. Sözde değişimcilerin Ankara Mamak İlçe Belediye Başkan adayı gösterdiği zatın geçtiğimiz hafta seçim çalışmasında ne yaptığını milletçe her beraber gördük. Aslında bu CHP’nin yıllardır alışılagelmiş zihniyetinin değişmediğini açıkça orta seren, sansürsüz içten gelen net bir eylemdi. Mamak İlçe Belediye Başkan adayı Veli Gündüz Şahin’in Iraklı üç çocuğu ırkçı sözlerle aşağılayarak seçim çalışmasına alet etmesi, ‘CHP aynı tas aynı hamam’  dedirtti. Ankara’nın CHP'li Mamak Belediye başkan adayı Veli Gündüz Şahin, geçtiğimiz hafta seçim çalışmaları sırasında skandal sözlere imza attı. Irkçı, ayrılıkçı ve tepeden bakma özelliğinden, başka hiçbir şey olmayan bu skandalla başta CHP Genel Merkezi olmak üzere, partinin önde gelen bütün isimleri sessiz kaldı. Önce gelin hep beraber bu skandal durumu bir hatırlayalım; Mamak İlçe Belediye Başkan adayı Veli Gündüz Şahin, seçim çalışmaları kapsamında sokakta karşılaştığı Iraklı oldukları bilinen göçmen çocukları işaret ederek, yanındakilere, ‘Bunlar Iraklı değil mi?’ diye soruyor. ‘Iraklı başkanım…’ yanıtını alıyor. Şahin şöyle devam ediyor; "Bunlar büyüyünce memleketine gitmesi gerekir. Onun için, bana oy vermeyen insanlar bunu duysun. Gönderirim ben bunları memleketine. Oy da vermesin… Anladın mı; kimse oy vermesin. Bunun için benim adaylığımı çekseler, bu çocuklar yarın büyüdüğü zaman bizim memleketimize büyük sorun olacak.” Şu rezilliğe bir bakın. Bu adamın neyi neresi sosyal demokrat? Bu apaçık ırkçılıktır. Suçsuz, günahsız 3 çocuğu hedef göstermek, seçim çalışmasına alet etmek neyin nesidir böyle.. Bu rezil harekette CHP Genel Merkezinden başka her kesim, her kes tepki gösterdi. İşte yıllardır kaybeden CHP'nin ısrarla kaybetme çabası.  Yıllardır kaybetme nedeni, bu kibri, üsttenciliği, mazlumun derdini anlayamaması, dilini konuşamaması değil midir?  Mamak Adayı Veli Gündüz Şahin'in bu nobran tavrı işte bu anlayışın ispatıdır. Aynı zat-ı muhterem yıllar önce de, gecekondu sahiplerine yönelik ‘siz işgalcisiniz’ sözleriyle tepki çekmişti. Geçmişinde milletle inatlaşma olan birini aday yapmak nedir biliyor musunuz? ‘Biz kazanmaya değil, kaybetmeye geliyoruz’ demektir.