CHP’nin içinde bulunduğu durumu ve yaşadığı süreci değerlendirdiğimizde, üzülmemek elde değil. Çok ağır koşullar altında yaşayan milyonlarca insan CHP’ye umut bağlamış, emek vermiş ve değişim beklemişti. Ancak gelinen noktada, parti içerisinde kişisel beklentilerin ve bireysel hedeflerin öne çıkarıldığı bir tabloyla karşı karşıyayız. Oysaki CHP’nin toplumsal sorumluluğunu daha güçlü bir şekilde yerine getirmesi gerekiyordu.
Ana Muhalefet Rolünden Uzaklaşma
Bugün baktığımızda CHP, ana muhalefet çizgisinden oldukça uzak bir siyaset yürütmektedir. Parti içerisinde alınan ön yoklama kararının yetkili organlar tarafından yeniden gözden geçirilmesi elzemdir. Bu durum, sadece CHP’nin değil, aynı zamanda Türkiye’nin ve aday olacak kişilerin de yararına olacaktır. CHP, ülkenin gerçek sorunlarına odaklanmalı ve toplumsal beklentilere uygun bir siyaset yürütmelidir.
Türkiye’nin Asıl Gündemi ve CHP’nin Duruşu
Bugün Türkiye’nin asıl gündemi ekonomi, işsizlik, yoksulluk ve enflasyondur. Sokaklarda konuşulan konular bunlardır. Ancak CHP, ülke gündeminin dışında kalmış ve sadece parti içi tartışmalara odaklanmıştır. İki adayın rekabeti üzerinden yürütülen siyasi söylem, halkın gerçek sorunlarını gölgede bırakmaktadır. Oysaki muhalefet partisinin öncelikli görevi, halkın sorunlarını gündeme taşıyarak çözüm önerileri sunmaktır. Ancak mevcut siyasi anlayış, CHP’yi bu misyondan uzaklaştırmıştır.
Medya ve Algı Yönetimi
TV kanallarına baktığımızda, sadece iki kişinin adaylığı ve ön seçim konusunun tartışıldığını görmekteyiz. Bu durum, CHP’nin bir eksen kayması yaşadığının en büyük göstergesidir. Parti, ülkenin ekonomik krizle boğuştuğu bir dönemde, kendi iç meselelerine odaklanarak halktan uzaklaşmaktadır. Halkın beklentileri ve öncelikleri göz ardı edilerek yürütülen bu siyaset, CHP’nin toplum nezdindeki güvenilirliğini zedelemektedir.
CHP’nin Acilen Yapması Gerekenler
CHP, içinde bulunduğu bu siyasi anlayıştan hızla çıkmalı ve halkın gerçek sorunlarına odaklanmalıdır. Parti içi çekişmeleri bir kenara bırakıp, Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve demokratik geleceğini şekillendirecek politikalar üretmelidir. Ancak bu şekilde, halkın umudu olmaya devam edebilir ve muhalefet görevini etkin bir şekilde yerine getirebilir. Aksi takdirde, CHP’nin mevcut çizgisi, hem partiye hem de Türkiye siyasetine ciddi zararlar verecektir.