Diyarbakır’daki yangına ilişkin yeni gelişme! Meclis'e taşındı
Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo’nun Meclis’e sunduğu Araştırma önergesi şöyle: “Büyük Çınar-Mazıdağı Yangınının nedenlerinin, müdahaleye geç kalınarak insanların ve hayvanların toplu ölümüne sebep olan sorumluların, yaralıların yaşadıkları illerde tedavi edilememesinde payı olan yetkililerin açığa çıkarılması; yangında yakınlarını-evini-ekinini-hayvanını kaybeden yurttaşların zararlarının ve tazmin yollarının tespit edilmesi, oluşan devasa ekonomik ve ekolojik yıkımın boyutlarının araştırılması, yangın bölgesinin Afet Bölgesi ilan edilmesi amaçlarıyla Anayasa’nın 98’inci, İç Tüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ederiz.
GEREKÇE
20 Haziran 2024’te saat 22.15’te Diyarbakır Çınar ilçesine bağlı Köksalan Mahallesi'nde başlayan ve Ağaçsever, Yazçiçeği, Bağrık Mahalleleri ile Mardin Mazıdağı ilçesine bağlı Yücebağ, Şenyuva, Yetkinler Mahallelerine ilerleyen yangın; 17 köyde/mahallede, 55 bin dekarlık mera, orman ve tarım arazisini de kapsayan bir alanda 15 kişinin yaşamını yitirmesine, bir kısmı ağır olmak üzere 78 kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Yangın; büyük kısmında tahıl yetiştirilen tarım alanlarını üzerindeki ürünlerle yok etmiş; hayvancılıkla geçinenlerin sürülerini ve yaban yaşamını ortadan kaldırmıştır. Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nun uzmanlardan oluşan bir heyetle yerinde yaptığı incelemeler sonucu hazırladığı rapora göre yangında “504 hayvanın can verdiği, 214'ünün kesime yönlendirildiği, 100’ün üzerinde tedavisi devam eden hayvanın bulunduğu” tespit edilmiştir.
BBC News’te yayınlanan bir haberde, yurttaşlar yaşadıkları bu afeti küçük kıyamet olarak adlandırmaktır, “'Herkes kendi imkanıyla yangını söndürmeye gitti ama bir anda alevlerin ortasında kaldılar. Çoban, sürüsüyle yandı, alevlerin arasında kalan bir köylü elektrik direğine tırmandı ama alevler o kadar yükseldi ki daha fazla dayanamadı ve düştü”, “'Göksu Baraj Gölü bizlere çok yakın ama neden havadan yardım gelmedi”, “Batı bölgelerinde çıkan yangınlara havadan müdahale edilirken, hububat deposu olan bu bölgede neden havadan destek araçları yok!”
Tesadüfle Büyük Çınar-Mazıdağı Yangınından sadece saatler sonra Manisa Salihli’de yaşanan bir diğer elim orman yangına havadan ve karadan müdahale edildiğine dair haber geçiyor Anadolu Ajansı. Çınar-Mazıdağı arazisinin engebeli ve tepeli yapısı karadan müdahaleyi zorlaştırıyor; yurttaşların dediği gibi sadece 7 km uzaklıkta bir baraj gölü var ve o gece #YangınBölgesineAcilHelikopter başlığı X sosyal medya platformunda Türkiye gündeminde ilk sıraya oturuyor. Herkes hep bir ağızdan derhal havadan müdahaleyi haykırıyor, fakat Manisa’daki yangına anında havadan müdahale edebilen Devlet; Diyarbakır’da, Mardin’de kapı duvar! Küçük kıyamet bununla da bitmiyor; Mardin Tabip Odası’nın Çınar-Mazıdağı Yangını Ön Raporuna göre; hastanelerde yanık tedavi ünitesinin bulunmaması sebebiyle çok sayıda hastanın civar illere sevk edildiği ve bu durumun yanık gibi acil müdahale gerektiren durumda yaşanan kayıpların artmasına sebebiyet verdiğini gösteriyor.Binlerce dönüm ekini, yüzlerce canlıyı, onlarca canı yok eden yangınının çıkış sebebine dair de çok farklı iddialar gündeme gelmiştir. Aynı gece Diyarbakır Valisi yaşananın ‘anız yangını’ olduğunu açıklamış, ertesi gün yangında vefat edenler için kurulan taziyede gerekçesiz tezini yeniden ileri sürünce yurttaşlar tepki göstermiştir. Bu sırada yaşananları kameraya aldığı için S.Ç. adlı genç Vali korumaları tarafından darp edilmiştir. TMMOB İl Koordinasyon Kurulunun hazırladığı Değerlendirme ve Teknik Ön İnceleme Raporu ise, görgü tanıklarının ifadelerini destekler mahiyettedir “yapılan tespitler ışığında; yangın sebebinin anızlardan kaynaklı olmadığı, elektrik hat ve direklerinin bakımsız ve tehlikeli olduğu, iletim hatlarındaki bakımsızlık, direklerin etrafında yangına karşı önlemlerin alınmaması, aşırı gerilimden kaynaklı ark oluşum yoğunlukları, yine ayrıca ilgili kurumun hemen yangının çıktığı günün ertesinde direkleri değiştirme ve onarımının yapılması delilleri karartma gibi gözlemlerden kaynaklı, oluşan yangının elektrik hatlarından kaynaklı olabileceği” ifade edilmiştir. Diyarbakır Barosu tarafından ise “Yangının çıkış sebebi ve müdahalede geç kalındığı iddialarına ilişkin etkin bir soruşturma faaliyeti yürütülmesi amacıyla ‘Birden Fazla İnsanın Ölümüne ve Yaralanmasına Sebebiyet Verme’, ‘Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Düşürülmesi’, ‘Görevi Kasten Kötüye Kullanma’ suçları kapsamında Çınar Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda” bulunmasıyla beraber Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi de iki ayrı açıklamasında ‘anız yangınını’ işaret etmiş ve dahası yangının ilk tanıklarından olan ve “yangın elektrik tellerinden çıktı" diyen İ.E. hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. Kamuoyuna yansıyan son bilgilere göre ise Diyarbakır Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada çıkan ön raporda, yangının elektrik kaynaklı olduğu tespit edilmiştir.
Büyük Çınar-Mazıdağı Yangınının çıkış anının nedenlerinin, müdahaleye geç kalınarak insanların ve hayvanların toplu ölümüne sebep olan sorumluların, yaralıların yaşadıkları illerde tedavi edilememesinde payı olan yetkililerin açığa çıkarılması; yangında yakınlarını-evini-ekinini-hayvanını kaybeden yurttaşların zararlarının ve tazmin yollarının tespit edilmesi, oluşan devasa ekonomik ve ekolojik yıkımın boyutlarının araştırılması, yangın bölgesinin Afet Bölgesi ilan edilmesi amaçlarıyla derhal bir Meclis Araştırması açılmasını arz ederim.”
KAYNAK: Bülten