Geçtiğimiz yıl tutuklanan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı Serdar Altan, Xwebûn Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Ali Ertaş, Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Aziz Oruç, gazeteciler Elif Üngür, İbrahim Koyuncu, Lezgin Akdeniz, Mazlum Güler, Mehmet Şahin, Neşe Toprak, Ömer Çelik, Ramazan Geciken, Suat Doğuhan, Zeynel Abidin Bulut, Abdurrahman Öncü, Remziye Temel ile tutuksuz yargılanan gazeteciler Kadir Bayram, Esmer Tunç ve Mehmet Yalçın'ın "örgüt üyeliği" suçlamasıyla yargılandıkları davanın ilk duruşması Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor.

Duruşmayı, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve Yeşil Sol Parti Diyarbakır milletvekilleri Cengiz Çandar, Serhat Eren, HDP İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, basın meslek örgütü temsilcileri ve çok sayıda gazeteci takip etti.

‘GAZETECİLER HAKSIZ BİR ŞEKİLDE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN MAHRUM EDİLDİ’
Duruşmaya verilen ara sonrası Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklama yapan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, gazetecilerin serbest bırakılması gerektiğini ifade ederek, şunları aktardı:

“Gazeteci arkadaşlarımız 13 aydır tutukludur. Bir avukat olarak bende dosyaya göz attım. Hepimizin bildiği gibi gizli tanıklar var ve bu tanıkların ne şekilde tanık olduğu ortadadır. Ak Parti 2015 yılından sonra Kürt meselesinde makas değiştirdi ve o tarihten bu yana bir sürü gazeteci arkadaşımıza davalar açıldı. Umarım bugün duruşmanın sonunda gazeteci arkadaşlarımız özgürlüğüne kavuşurlar”

‘TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ YOLU DİYARBAKIR’DAN, ÖZGÜR BASININDAN GEÇER’
Yeşil Sol Parti adına konuşan Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar ise, gazetecilerin 13 aydır haksız yere içeride tutulduklarını ifade ederek “Türkiye’nin Avrupa Birliği yolu Diyarbakır’dan, özgür basınından geçer. Bunlar olmadan Avrupa Birliği yolu Türkiye'ye kapalıdır. Bu gazeteciler seçim sürecinde halkı bilgilendirmemek için içeri attılar. Savcı iddianamesini Nisan ayında hazırladı fakat duruşma Temmuz sıcağında görülüyor. 13 aydır gazeteci arkadaşlarımız tutsak ve bugün serbest kalacaklardır.” ifadelerinde bulundu.

‘TÜRKİYE’DE Kİ HUKUK SİSTEMİ DOĞUDA FARKLI BATIDA FARKLI’
Tutuklu gazetecilere destek amacıyla kente gelen Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, “Gazeteci camiasının Kürt medyasına bir operasyon tahmini vardı. Bu endişeler gerçek oldu ve Haziran 2022 tarihinde Kürt Medyasında kitlesel operasyonlar gerçekleştirildi. Bugünde 15 tutuklu gazeteci arkadaşımız için Diyarbakır’a geldik. Biz tüm gazeteciler olarak Türkiye’de ki tüm keyfi tutuklamaların sona ermesini istiyoruz. İstanbul ve Ankara’da izlediğimiz birçok davanın tutuksuz yürüdüğünü görüyoruz fakat Diyarbakır ve bölgede ki davalara baktığımızda bu davalar tutuklu bir şekilde sürdürülüyor. Dolayısıyla hukuk coğrafi bir şekilde çarpık ilerliyor. Bizim temennimiz keyfi gazeteci tutuklamaların son bulmasıdır. Biz Sınır Tanımayan Gazeteciler olarak bunu istiyoruz” dedi.

KANLI: MEZALİM BİR DURUMDUR

Duruşmayı takip edenler arasında yer alan Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Yusuf Kanlı ise, 18 gazetecinin elleri kelepçeli olarak salona getirilmesinin moral bozucu olduğunu ifade ederek “Bir basın mensubu haber yazdığı için tutuklanıp hürriyetinden mahrum edilmesi, iaşesini mezalim bir durumdur. Umarım bugün tüm gazeteci arkadaşlarımızın serbest kalacağını ümit ediyoruz. 18 gazetecinin sanki örgütlü bir suç çetesiymiş gibi elleri kelepçeli olarak salona getirilmesi ürkütücü, moral bozucuydu. Türkiye bunları hak etmiyor. Umarım bu utanç verici durumu aşarız.” açıklamalarında bulundu.